29 Ocak 2014 Çarşamba

Aydın İli Hakkında Bilgi

Yüz ölçümü: 8.007 km
Toplam nüfusu: 999.163 (2011)
Nüfus yoğunluğu: 124 kişi/km^2.
Aydın’da 16 İlçe, 53 belediye, 490 köy, 265 mahalle bulunmaktadır.
İlçeleri : Bozdoğan, Buharkent, Çine, Germencik, İncirliova, Karacasu, Karpuzlu, Koçarlı, Köşk, Kuşadası, Kuyucak, Nazilli, Söke, Sultanhisar, Yenihisar, Yenipazar
Aydın; Ege Bölgesi’nin Ege Bölümü’nde il ve aynı ilin merkezi olan kenttir. Kuzeyden İzmir, kuzeydoğudan Manisa, doğudan Denizli, güneyden Muğla illeri, batıdan Ege Denizi kıyılarıyla çevrilidir.
Yüzey Şekilleri: Başlıca yer şekillerini, Ege kıyılarına dik yönde uzanan dağlarla, bunları birbirinden ayıran ovalar oluşturur. İlin kuzeyinde doğu-batı doğrultulu Aydın Dağları uzanır. En yüksek noktalar; kuzeydoğuda Cevizli Dağ (1.819 m) ve doğuda Beydağı’dır (1.0674 m). Yapılarında billurlu şistlerin çoğunlukta olduğu Aydın Dağları, Nazilli’nin kuzeyinde yüksek yaylalara dönüşür. Güney yamaçlarında tmolos depoları (kum, çakıl, kil, vb gibi maddelerden oluşan gevrek dokulu katman), bir şerit oluşturur. Sel yataklarıyla derince yarılmış tmolos depoları önünde, ovaya doğru giderek alçalan birikinti konileri yer alır. Aydın kenti, böyle bir birikinti konisi üzerinde kurulmuştur. Bir yay biçiminde kıvrılarak batıya doğru uzanan Samsun Dağı (1.237 m), ilin kuzeybatı ucundadır. Ege Denizi’ne dik inen ve Aydın Dağları ile aynı yapıda olan Samsun Dağı’nda bu billursu şistler geniş yer tutar. İlin güneyinde ve doğusunda yer alan dağlar, kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanırlar: Bafa Gölü’ün kuzeydoğusunda Beşparmak Dağı (1.350 m), Gökbel Dağı (2.308 m) Madranbaba Dağı (1.618 m), Karıncah Dağ (1.703 m) ve Babadağ. Bu dağlık alan arasında ve Aydm Dağlan doğrultusunda uzanan Büyük Menderes Ovası doğudan batıya doğru genişler. Üzerinde kurulu yerleşme merkezine göre. Söke Ovası, İncirliova, Nazilli Ovası gibi adlarla anılan ovalar, gerçekte Büyük Menderes Ovası’nın bölümleridir. En geniş olan yer, 15 km’yi bulan Germencik yakınlarıdır. Güneyde, kuzeybatı, güneydoğu doğrultulu Çine Çayı’nın suladığı Çine Ovası; Akçay’nın suladığı Bozdoğan Ovası; Dandalas Irmağı’nın suladığı Karacasu ovaları eklenir. Dağlık yörelerde kimi düzlükler olmakla birlikte, büyük alanlara yayılmış yaylalar yoktur. Antik Tralleis kalıntılarının bulunduğu yerde sekiler (taraçalar) biçiminde, kuzeyden-güneye doğru bir yayla uzanır.
Ege Bölgesi’nin de en önemli ırmağı olan ve ili kabaca doğu-batı doğrultusunda kıvrımlar çizerek boydan boya geçen Büyük Menderes’tir (584 km). Bölgenin çeşitli dağlarından kaynaklanarak, Sarayköy’ün batısından il sınırlarına girer, batı doğrultusunda akar; Kuyucak yakınlarında Dandalas Çayı’ nı, kuzeyden Horsunlu, Feslek, Ortakçı derelerini aldıktan sonra, Atça yöresinde, öteki kollarına göre suyu en fazla olan ve üzerinde Kemer Barajı’nın kurulu olduğu Akçay (157 km) ile birleşir. Batıda Çine Çayı’nı da alan ırmak, Aydın Dağları’ndan inen çeşitli derelerle (Tabakhane, Yalkı, Ilıca, Morali) beslenerek, Söke’nin doğusunda güneye kıvrılır. Bafa Gölü’nün kuzeybatısından geçerek Akköy’ün doğusunda Ege Denizi’ne dökülür. Büyük Menderes ve kollarından sulamada yararlanılmakta ve üzerindeki çeşitli barajlardan hidroelektrik enerji sağlanmaktadır. Akçay’ın Kemer ve Çine Çayı (99 km) üzerindeki Çine Barajı (Karpuzlu Barajı) il sınırları içindedir. İlin güneyinde Beşparmak Dağları’nın güneybatısında, Muğla il sınırında Bafa Gölü (60 km2) yer alır. Eski bir körfezin önünün kapanarak mil (balçık) birikmesiyle oluşmuş gölde balıkçılık yapılır.
Bitki Örtüsü: İl, Akdeniz ikliminin etkisi altındadır. Yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlı geçer. Oluk biçimli Büyük Menderes Vadisi, deniz etkisinin içerilere kadar sokulmasını sağlar. Yıllık ortalama sıcaklık 17.7°C’dir. 8.1°C ortalamayla ocak en soğuk, 28.2°C ortalamayla ağustos en sıcak aydır. Sıcaklıklar kıyılarda ve ovalarda zaman zaman 40° C’yi aşar. Yüksek yaylalar daha serindir (ölçülen en yüksek sıcaklık 43) (1958), en düşük -11°C (1942) olmuştur. Ortalama yağış miktarı 677.5 mm’ dir. 145.1 mm’yle aralık en yağışlı, 2.2 mm’yle ağustos en kurak aydır. Batıdan, özellikle Ege Denizi’nden gelen hava akımlarının etkisindedir. Yaygın bitki örtüsü, Akdeniz ikliminin özelliklerini taşır. Ormanların yok edilmesi sonucu ortaya çıkan maki topluluğu, bazı yerlerde hemen kıyı gerisinden başlayarak 500-600 m yükseltiye kadar çıkar. Vadilerin yamaçlarından içeriye doğru sokulan ve özellikle güneye bakan yamaçlarda geniş bir yayılış gösteren maki toplulukları, daha yükseklerde yerini ormanlara bırakır. Kuzey ve güneydeki dağların yamaçlarında 500-600 m’den sonra başlayan ormanlar, alçaklarda meşe ağaçlarının çoğunlukta olduğu yayvan yapraklı ağaçlardan ve yükseklerde iğne yapraklı kızılçam ve karaçamlardan oluşur. Fıstıkçamlarına Beşparmak ve Madranbaba Dağları’nda rastlanır. Kuru orman niteliğinde ve ormanaltı örtüsü zayıf ormanlık alanlar, il yüzölçümünün % 38′ini kaplar.
Toplumsal Yapı ve Ekonomisi: Aydın, Ege Bölgesi’nde İzmir’den sonra en yoğun nüfuslu ilimizdir. Bu oran, Türkiye ortalamasının üzerindedir. Türkiye genelinde olduğu gibi, kent nüfusu (% 43); kır nüfusundan (% 57) azdır. Merkez İlçe’ nin yanı sıra öteki ilçe merkezleri de gelişmiş olup Nazilli, Söke ve Çine kalabalık nüfuslarıyla dikkat çekerler.Aydın’da ekonomik etkinliklerin temelini tarım oluşturur. Büyük Menderes, Çine Çayı, Akçay ve Dandalas ırmaklarının oluşturduğu lığ yığıntılı taban ovaları, tarımın çok geliştiği alanlardır. Ekili alanların % 22′sini tarla tarımı, % 20′sini dikili alanlar (bağ, meyve, sebze, zeytin) oluşturur. 141.685 hektar alan kaplayan tarla tarımında, endüstri bitkileri, hektar açısından ilk sırayı alır. Pamuk, tütün, keten başlıca endüstri bitkileridir. Tarla tarımında ikinci sırayı, 54.570 hektarla tahıllar alır. Tahıl üretiminde en büyük pay buğdayındır. Buğdayı, sırasıyla mısır, arpa ve çavdar izler.
Tarla tarımının bir başka önemli ürünü de yağlı tohumlardır: Çiğit, susam, ayçiçeği, yerfıstığı. Baklagiller ve yumru bitkiler üretimi sınırlıdır.
Dikili alanlar açısından, Türkiye’nin en zengin illerinden biri Aydın’dır. Zeytin ağacı sayısı ve zeytin üretiminde Türkiye’de ilk sırayı Aydın alır. Meyveler arasında erik, iğde, kayısı, kızılcık, şeftali, zerdali, vişne, elma, armut, ayva, muşmula, yenidünya, antepfıstığı, ceviz, badem, kestane sayılabilir. Turunçgiller (greyfurt, limon, mandalina, turunç) ve üzüm üretimi de yaygındır. Türkiye incir üretiminin % 70′ini ve dışsatımının % 80′ini Aydın karşılar. Yaprağı yenen sebzeler (lahana, enginar, kereviz, pırasa, ıspanak, marul), baklagil sebzeleri (yeşil fasulye, bezelye, bakla, barbunya), meyvesi yenen sebzeler (kavun, karpuz, domates, patlıcan, kabak, hıyar, biber), soğansı yumru ve kök sebzeler (taze sarmısak ve soğan, turp, havuç), diğer sebzeler (karnıbahar, kuşkonmaz, vb). Tarımın yanında hayvancılık sektörü, ikinci derecede önem taşır. Canlı hayvan varlığının yarıdan fazlasını küçükbaş hayvanlar (koyun, kılkeçisi), geri kalanını büyükbaş hayvanlar (inek, öküz, dana, manda) oluşturur. Ayrıca, binek ve yük hayvanları (at, eşek, katır, deve) da vardır. Kümes hayvancılığı (tavuk, horoz, hindi), arıcılık (73 bin kovan), kültür ve tatlısu balıkçılığı (özellikle Bafa Gölü’nde) hızlı bir gelişme içindedir. Çeşitli endüstri kolları içinde tarım ürünleri başta gelir. Dokumacılık gelişmiş olup zeytinağı, sabun, çırçır fabrikalarının sayısı git gide artmaktadır. 1935′te kurulan Nazilli Dokuma Fabrikası’nı çimento, konserve, zeytinyağı, tekstil, un, çırçır, sabun fabrikalarının kurulması izlemiştir. Çok sayıda yoğurt ve peynir yapımevi vardır. Kemer Barajı’nın yapımından sonra enerji sorunu büyük ölçüde çözümlendiğinden, endüstri kuruluşlarının sayısı son yıllarda hızla artmaktadır. Denizli ve İzmir karayolları üzerindeki endüstri siteleri, çeşitli ölçeklerdeki endüstri kollarını barındırır. Madenler çeşitli olmakla birlikte, üretimi azdır. En çok, yakıt olarak kullanılan linyit üretilir (Sahanlı, Söke-Hasköy, Nazilli).
Eski çağlarda Aydın, önemli bir ticaret ve ulaşım merkeziydi. Anadolu’yu Efes ve Milet limanlarına bağlayan yollar Aydın’dan geçerdi. Bugün ülkemizin önemli turizm merkezleri (özellikle, Kuşadası) arasında yer alan il, düzgün yollarla çevre illere ve dolayısıyla öteki bölgelere bağlıdır. Aydın Dağları’nın güney eteğinde Tabakhane Deresi’nin birikinti yelpazesi üzerinde, deniz düzeyinden 65 m yükseltide kurulu il merkezi, İzmir’e 127 km, Manisa’ya 163 km, Muğla’ya 104 km uzaklıktadır. Afyon’u, Denizli’ye ve İzmir’e bağlayan kara ve demiryolu, il sınırları içinden geçer. Aydın-Muğla, Aydın-Denizli karayollarıyla, güneyde Ege ve Akdeniz kıyılarına ulaşılır. İzmir’e, Selçuk üzerinden kara ve demiryolu bağlantısı vardır. İlçe merkezleriyle düzenli karayolu, ayrıca Germencik, Sultanhisar, Kurucak, Nazilli, Söke ilçeleriyle demiryolu bağlantılıdır.

Didim İli Hakkında bilgi




Genel;
Didim; Aydın ili sınırlarında, mavi ile yeşilin iç içe geçtiği, şirin ve sürekli gelişmekte olan bir tatil merkezi ve sahil beldesidir. Kültürü, tarihi, doğal güzellikleri, eğlenceyi ve ılıman Akdeniz iklimini bünyesinde barındırmaktadır. Özellikle son 15 yılda, yerli ve yabancı turistler tarafından keşfedilen bakir koyları, meşhur Altınkum plajı, kumsal ve koylarla çevrili mavi bayraklı denizi, tarihi kültürel zenginlikleri (Apollon Tapınağı, Kutsal Yol, Milet ve Priene Antik Kentleri) ile yoğun olarak ziyaret edilen turistik bir çekim merkezi olmuştur.
Altınkum, Didim merkezden 1.5km uzaklıkta olan sahil ve sayfiye bölgesidir. Akbük ise 20km. mesafededir.
1955 depreminden sonra, önceleri halk arasında ”HİSAR” olarak da adlandırılan YORAN, devlet tarafından yaptırılan afet evlerine taşındıktan sonra ”YENİHİSAR” adını almıştır.
Mayıs 1990 tarihine kadar bölge, Söke ilçesinin bir parçası  iken bu tarihte yayınlanan bir kanunla, Yenihisar kasabası merkez olmak üzere Akbük, Akyeniköy beldeleri ile Batıköy, Denizköy, Yalıköy, Balat köyü ve Milas ilçesinden alınan Akköy ile birleştirilmek suretiyle ilçe olmuştur. 1999 yılında ilçenin ismi Didim olarak değiştirilmiştir.
Günümüzde, özellikle yaz aylarında çok sayıda yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği Didim-Altınkumda, ilçenin sahip olduğu doğal ve kültürel mirasın, sonraki nesillere bir değer olarak aktarılabilmesi için, korunması ve geliştirilmesi bir zorunluluk halini almıştır.
Coğrafya;
Didim; Aydın iline bağlı bir ilçedir. Doğuda Muğla il sınırı, Güllük Körfezi ve Akbük Koyu, batıda ve güneyde Ege Denizi, kuzeyde Bafa Gölü ve Menderes Nehri ile sınırlanmış bir yarımada şeklindedir. Coğrafi konum olarak; Bodrum ve Kuşadası’nın arasında yer almaktadır.
Yüzölçüm-Nüfus-Demografi;
Yüzölçümü yaklaşık 400km² dir. 2010 yılı Nüfus Sayımı sonuçlarına göre 55.130 kişinin yaşadığı ilçeye bağlı, 3 belediye ve 5 köy bulunmaktadır.
Günümüzde yerleşik nüfusu yaklaşık 60.000 civarında olup, yaz aylarında bu rakam 150.000 – 200.000 e kadar çıkmaktadır.
Didim ve çevresi; karma bir mozaik özelliğe sahip olup, Türkiye’nin hemen tüm illerinden gelmiş ve burada yerleşik olarak yaşayan aile-bireylere rastlamak mümkündür.
İngiliz ağırlıklı olmak üzere, farklı Avrupa ülkelerinin vatandaşlarıda Didim ve çevresinde yerleşik olarak yaşamaktadırlar.
Son dönemde; Avrupa ülkelerinde yaşayan gurbetçilerin yazlık ev ve emeklilik sonrası dönemde yerleşik yaşam için öncelikli tercih ettiği, gözde bir bölge olmuştur.
İklim;
Didim; Ege bölgesinde yer almasına rağmen, tipik Akdeniz iklimi özelliklerine sahiptir.
Akdeniz ikliminin etkili olduğu beldede; yazlar sıcak ve kurak, kış ayları ise ılıman ve yağışlıdır. Yaz aylarında denizden karaya esen rüzgârlar bölgeyi serin tutar ve ferahlatır.
Bununla beraber, özellikle Akbük çevresindeki yüksek oksijen oranı ve yerleşim genelindeki düşük nem oranı ile doktorlar tarafından, özellikle solunum rahatsızlıkları olanlara,  yaz-kış yaşanılabilinir bir yer olarak tavsiye edilmektedir.
Didim’in iklimsel özellikleri nedeniyle; bölgede turizm sezonu erken açılır ve geç kapanır. Yabancı turistler Nisan ayından itibaren, yerli turistler ise Haziran ve Temmuz aylarında bölgeye gelmeye başlar.
Ulaşım;
Türkiye’nin her yerinden Didim’e karayolu ile ulaşım imkânı mevcuttur. Ancak uzak illerden ve yurtdışından gelenler uçak + karayolu yolculuğu ile gelmeyi tercih etmektedirler.
Didim yaklaşık olarak; Aydın’a 100km, İzmir’e 170km, Bodrum’a 120km, Kuşadası’na 75km, Söke’ye 50km, İzmir Adnan Menderes Havaalanı’na 145km, Bodrum Milas Havalimanı’na 85km mesafededir.
Ekonomi; 
İlçe ekonomisi günümüzde ağırlıklı olarak turizme dayalıdır. Bölgede düşük yoğunluklu olarak tarım ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yaygındır.
Yıllar boyunca, yazlık ev ve site kooperatifçiliğinin yaygın olduğu, 2006 yılında Turizmde Öncelikli Kalkındırma Projesi kapsamına alınan ilçemizde, yabancılara tanınan gayrimenkul edinme serbestisini müteakiben, inşaat sektörüne yapılan yatırımlar ve hızlı gelişim sonucu, son 10 yılda 15.000 civarında mülk, yerli ve yabancı turistlere satılmıştır.
Bölgede; İnşaat, Gayrimenkul edinimi ve Turizm gelirlerinin artması, ilçe ekonomisine ve gelişimine büyük katkı sağlamış olup Didim ve çevresini; tatilciler, mülk sahibi olmak isteyenler ve yatırımcılar için çok cazip bir konuma getirmiştir.
2005 de aktive olan 3.000 kişi kapasiteli Aqua Park, 2009 da inşaatı biten ve faaliyete geçen Doğuş Grup yatırımı olan D-MARİN, 2010 da Akbük-Bozbük’te faaliyete geçen İspanyol-Türk yatırımı Club La Costa tatil köyü, 5 yıldızlı Büyük Anadolu Oteli, Palm Wings, Venosa konaklama tesisleri, Burger King, Mc Donalds, Sultanahmet Köftecisi gibi bilinen markaların açtığı dükkânlar; bölgenin cazibesine ve ekonomik gelişimine örnek gösterilebilecek yatırımlardır.

APOLLON TAPINAĞI

Ankara Hakkında Detaylı Bilgi

Ankara

Ankara, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başkenti, dünyanın 40. büyük şehri. Nüfusu 2007 nüfus sayımına göre 4.466.756 kişidir. Topraklarının büyük bölümü İç Anadolu Bölgesi'nin Yukarı Sakarya bölümünde yer alan Ankara ilinin merkez kenti'dir. Rakımı ortalama 890 metredir.


Tarih

Ankara M.Ö. 333'de Makedonya Kralı Büyük İskender tarafından Persler'den alınana kadar; tarihi boyuncaFrigyalılarLidyalılarPersler ve Hititler'in egemenliğine girmiştir. O yıllarda Anadolu’ya gelen savaşçı bir kavim olan Galatlar eski Ankara Kalesi’ni yapmışlardır. Daha sonra bölgede siyasal birliği kuran Romalılar M.Ö. 189 yılında Galatlar'ı yenerek Ankara’yı ele geçirmişlerdir. 

M.S. 3. Yüzyıl ortalarında Roma İmparatorluğu’ndan ortaya çıkan sosyal ve ekonomik çöküntüyle paralel olarak kent o günlere kadar koruduğu açık kent niteliğini yitirmiş; çevresi surlarla çevrilmiştir. Roma İmparatorluğu'nun başkenti İstanbul’a taşınınca, Ankara’dan geçen ve başkenti doğuya bağlayan yolların önemi daha da artmıştır. M.S. 10. yüzyıla kadar Ankara diğer Bizans Kentleri gibi para ekonomisinin geliştiği, örgütlü bir ekonomik yapısı olan önemli bir merkez özelliği kazanmıştır. Bu dönemde, kent planının temel öğeleri; kent düşman saldırılarına karşı koruyan kalın surlar, pazar yeri işlevini gören agora ve kilisedir.

Ankara’nın Selçuklular'ın eline geçmesi, Malazgirt Savaşı'ndan sonra 1073 yılına rastlar. 12 ve 13. yüzyıllarda Selçuklu sultanlarının da çabasıyla transit ticaret bir gelişme gösteren Ankara 1304’de görevli özerklik verilerekOsmanlı Devleti'ne bağlandı. I. Murat zamanında kesin olarak Osmanlı topraklarına bağlanan kentte, 1402 yılında Timur ve Osmanlı Yıldırım Beyazıt arasındaki Ankara Savaşı yapıldı. Savaşta kent ve çevresinin büyük ölçüde harap olmuş, Anadolu birliğini yeniden kuran II. Murat zamanında yeniden onarılmıştır.

I. Dünya Savaşı sonrasında Osmanlı Devleti savaştan yenilgiyle ayrılınca; Mustafa Kemal Atatürk Kurtuluş Savaşı'nı başlatan en büyük adımı Ankara'da atmış, ilk ulusal meclis burada açılmış, Kurtuluş Savaşı Ankara'dan yönetilmiştir. Savaş sonucunda Türk Milleti bağımsızlığını tekrar kazanmış, 13 Ekim 1923'te Ankara yeni kurulanTürkiye Cumhuriyeti'nin başkenti olmuştur.

Coğrafya

Ads by SmileysWeLoveAd Options
</p><p>Ankara'nın ilçeleri
Resmi büyült
Ankara'nın ilçeleri
İç Anadolu Bölgesi’nin kuzeybatısındadır. DoğusundaKırşehir ve Kırıkkale, batısında BilecikEskişehir, kuzeyinde Çankırı, kuzeybatısında Bolu, güneyinde Konyave Aksaray illeri yer almaktadır. 

Ovalık bir alanda kurulan ilin yüzölçümünün; yaklaşık % 50’sini tarım alanları, % 28’ini ormanlık ve fundalık alanlar, %12’sini çayır ve meralar, % 10’unu tarım dışı araziler teşkil etmektedir.

Dağlık ve ormanlık Kuzey Anadolu ile kurak Konya Ovasıarasında yer alan Ankara, Kızılırmak ve Sakarya Nehri ve havzaları ile çevrilmiş olup, kuzey ve kuzeybatısındaki dağlar yer yer ormanlık alanlarla kaplıdır.

İlin, en yüksek noktasını 2.015 m. yüksekliğindeki, en geniş ovasını 3.789 km²'lik yüzölçümü ile , en büyük gölünü yaklaşık 490 km²'lik yüzölçümü (İl içi) ile Tuz Gölü, en uzun akarsuyunu yaklaşık 151 km.lik (İl içi) uzunluğu ile Sakarya Nehri, en büyük barajını 83,8 km².lik yüzölçümü ile Sarıyar Barajıoluşturmakta olup, il geneli itibarıyla 14 doğal göl, 136 sulama göleti ve 11 baraj bulunmaktadır.

İlin başlıca akarsuları; Kızılırmak, Sakarya Nehri, Ankara Çayı, Kirmir Çayı, Ova Çayı ve Balaban Çayı’dır. Başlıca gölleri; Tuz Gölü, Mogan Gölü ve Eymir Gölü’dür. Başlıca barajları; Sarıyar, Kesikköprü, Çubuk-1, Çubuk-2, Bayındır, Kurtboğazı, Çamlıdere ve Asartepe barajlarıdır.

Geniş arazi yapısı itibarıyla güneyde bozkır, kuzeyde ılıman ve yağışlı bir iklim tipinin görüldüğü Ankara'da genel olarak yaz ayları sıcak ve kurak, kış ayları soğuk ve kar yağışlı kurak bir karasal iklim tipi görülmektedir.

İlçeleri

İklim

Ankara'nın büyük bölümünde karasal iklim hüküm sürer. Yazları sıcak ve kurak, kışları soğuk ve kar yağışlıdır. İç Anadolu'dan gelen Karasal iklimin etkisi ile ilin orta ve güneyinde bozkırlar,Karadeniz'den gelen Karadeniz iklimi etkisi ile de kuzeyde ormanlar yaygındır. Ankara Türkiye'deki üç ana iklim tipinin de görüldüğü üç ilden biridir (diğerleri Kırklareli ve Bolu'dur). İlin kuzeybatı ucunda Bolu sınırına yakın bir noktada bulunan Uluhan civarında iklim koşulları kısmen Akdeniz iklimi (geçiş iklimi) özelliklerini yansıtır. İlin kuzey kesimleri karadeniz iklimi etkisindeyken diğer yerlerde karasal iklim hüküm sürer. Güney ve güneydoğuya gidildikçe günlük ve yıllık sıcaklık farkları artarken yağış miktarı da azalır. Kuzeyde Kazan, Kızılcahamam ve Çamlıdere ilçeleri Karadeniz ikliminin açık etkisi altındadır. Ortalama en sıcak aylar temmuz ve ağustos en soğuk ay ise ocaktır. İlde kışın sis etkili olup hayatı olumsuz etkiler. İl genelinde yıllık ortalama sıcaklık 11.7 derece, yıllık ortalama yağış ise 389.1 mm olup ortalama basınç değeri de 913.1 mb dir. Donlu gün sayısı yılda ortalama 60-117 arasında değişir karla örtülü ortalama gün sayısı ise yılda 60.5 gündür. Ankara ili sınırları içerisinde en yüksek sıcaklık 30.07.2000 tarihindeBeypazarı ilçesinde 43.0 derece olarak ölçülmüştür. Ankara'da tespit edilen en yüksek rüzgar hızı ise saniyede 29.2 metre olarak ölçülmüştür (105,120 km/h).

Nüfus

Ankara, Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemine (ADNKS) göre 2007 nüfusu 4 466 756 'dır. Nüfusun 2 225 033 'ü erkek, 2 241 723 'ü ise kadındır.

Nüfusunun en yoğun olduğu yaş grubu ise 1978 ile 1983 doğumlular oluşturmaktadır ki toplam sayıları 429.946 'dır.

Ulaşım

Şehir içi ulaşım

Resmi büyült
EGO otobüsleri
Ankara şehir içi ulaşımı,  ve yıllar arasında yerleşim kale ve gararasında olduğundan ve ufak kent görünümü nedeniyle ağırlıklı yayan olmak üzere çok sınırlı sayıda araç ile yapılmakta idi.  yılları arasında Ankara’ nin nüfusu kentin Yenişehir ve Cebeci bölümlerine kaymasından dolayı şehri yüzey alanı genişlemiş yaya mesafesini aşmıştır. Ulaşım ihtiyacı kaptı-kaçtı adındaki tahta otobüslerle giderilmeye çalışılmıştır. Bu otobüsler 12 toplu taşım hattında belediye tarafından belirlenen tarifeye göre Ulus merkezli olarak çalışmıştır. 22 Ocak 1930tarihinde Bakanlar Kurulunun aldığı karar ile de Ankara da otobüsminibüs ve elektrikli tramvay işletme yetkisi Belediyeye verilmiştir. 

1935'te Ankara Belediyesi Otobüs İdaresi kurularak belediyenin ilk otobüs toplu taşıma hizmeti başlatılmıştır.; 1 Ekim 1935’de SSCB’den kredi ile topluca alınan 100 adet ZİS marka uzun alınmış. Ankara genelinde; 12 adet hat açılmış ve bu otobüsler servislere verilmiştir. 

1940'lı yıllarda küçük girişimciler Station Wagon tarzında 7 kişilik Amerikan yapımı otomobillerle taksi dolmuş uygulaması başlatmış. Bu tip araçlarla ulaşım 1970'li yıllarda da devam ettirilmiştir. 1982 yılında taksi dolmuş uygulamaları tamamiyle yasaklanmıştır.

17 Ekim 1946’da çıkan bir yangında otobüs garajının büyük bir bölümü ve otobüs filosunun önemli bir kısmı yanarak kullanılamaz hale gelmiştir. Bunun üzerine Bakanlar Kurulu kararıyla İstanbul’un Anadolu yakasındaİETT’den bağımsız olarak hizmet veren Üsküdar Kadıköy Halk Tramvayları Şirketi’nin elindeki 5 adet Ford otobüs ile Hatay’dan 2 Ford ve 2 Twin Coach marka otobüs Ankara’ya gönderilmiştir. 

1947 yılında , Türkiye'nin ilk Troleybüs Şebekesi kurularak hizmete açılmıştır. 1 Haziran 1947’de 10 adet Brill marka , 1948’de yine 10 adet FBW marka troleybüs ; Ulus - Bakanlıklar hattında hizmete girmiştir. 1952’de alınan 13 MAN araçla birlikte, Ankara’da çalışan troleybüs adedi; 33’e ulaşmıştır. 

 yılları arasında otobüs parkına 133 Büssing otobüs eklenmiştir. 1960’da ise İstanbul İETT idaresi ile birlikte İtalya’dan Ansaldo San Giorgio marka 33 adet troleybüs getirildi ve böylece EGO’nun troleybüs parkı; 66’ya yükselmiştir. 

1962-69 dönemi içinde de Büssing otobüs alımları devam etmiş ve filoya 175 yeni araç daha katılmıştır. 

1974’de ilk kez toplu Mercedes-0302 otobüs alımı yapılmış. 50 Mercedes-RST filoya katılmıştır. 

1976-77 yılları arasında MAN-590 model 175 araç yerli piyasadan temin edilmiştir. 

1977’de yolcu yoğunluğu az olan ve daha çok gecekondu bölgelerine hizmet veren hatlarda kullanılmak üzere 20 adet Magirus marka midibüs alınmıştır.

1979 yılında Macaristan’dan İkarus marka 50 körüklü ve 35 solo otobüs filoya katılmıştır. Ankara’ya 1979-80 yıllarında gelen bu yeni araçlar, aynı zamanda şehrin ilk 3 kapılı otobüsleriydiler. Bu yıldan itibaren EGO, otobüs kapı numaralarını numaralandırma sistemini değiştirerek, klâsik sistemi terketti ve Türkiye’de ilk kez; “Alınış yılı-sıra numarası” kalıbına geçti (Bu yöntem, 1994’de de İETT’de uygulanmaya başlandı). 

1979-1981 döneminde trafiği aksattıkları ve yavaş gittikleri gerekçesiyle 56 troleybüs hizmetten kaldırıldılar (Brill marka troleybüsler, 1973 yılından önce hizmetten alınmışlardı) ve bu tarihten itibaren EGO İşletmesi günümüze kadar sadece otobüs bazında hizmetini ettirmektedir. 

1982 yılında kent içi toplu taşımaya sarı renkli özel halk otobüsleri de katılmıştır.

1984’ lü yillarda otobüslerde biletçi uygulaması kaldırılarak tek tip ücret ve kumbara uygulaması baslatılmış, Dikimevi-Beşevler arasında 5,3 Km.'lik otobüs özel yolu hizmete açılmıştır. 

Şehir içi ulaşımda son zamanlarda en yoğun taşımacılık metro ile yapılmaktadır. EGO Genel Müdürlüğü tarafından işletilen Ankara metrosu günde yaklaşık 150.000 yolcu taşımaktadır. Metro ağında halihazırda Metro ve Ankarayadı altında iki ayrı taşıma sistemi çalışmaktadır. Ankaray Metroya göre daha hafif bir raylı sistemdir. Ağ halen süren çalışmalarla şehrin dört bir yanına ulaşma hedefine doğru gitmektedir.

Günlük ulaşımda belediye tarafından işletilen otobüsler ile özel olarak işletilen dolmuşlar da kullanılmaktadır. Belediyeye ait araçlarda manyetik kontörlü kartlar kullanılmaktadır. Özel araçlarda ise nakit kullanılmaktadır. 

Şehirde taksi sayısı da halkın ihtiyacını karşılayacak düzeydedir ve 24 saat hizmet vermektedir. Saat 24 ile sabah 6 arası taksiler zamlı tarife uygulamaktadır.

Şehir dışına ulaşım

</p><p>Esenboğa Hava Limanı
Resmi büyült
Esenboğa Hava Limanı
Kentin kuzeyinde yer alan Esenboğa Uluslararası Havalimanı şehre havayolu ile giriş çıkışı sağlayan, en önemli noktadır. 2006 yılında tamamen yenilenip kapasitesi ve işlevi çağdaşlaştırılmıştır. Hava limanını şehir merkezine bağlayan yol da tamamen yenilenmiş ve yeni geçitler devreye sokulmuştur. Havayolu ile kente ulaşmanın bir başka yolu da ordunun hizmetindeki Etimesgut Askeri Havalimanıdır. Bu havalimanı sivil uçuşlar için kullanılmasa da gerektiğinde alternatif olarak kullanılabilmektedir.

Şehre giriş çıkışlarda ikinci önemli yer ise Ankara Şehirlerarası Terminal İşletmesi kısaca ''AŞTİdir. Avrupanın en büyük otobüs terminalleri arasında yer alan tesislerde restoranlar, emanet, büfeler ve firmalar için servis istasyonları da bulunur. Tesislerin Ankaray bağlantısı olduğu gibi yeterli sayıda taksi servisi de vardır.

Tren yolu ile giriş çıkışta en önemli yer Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları Ankara Garı'dır. Burası aynı zamanda ülkenin doğusu ile batısının ayrıldığı noktadır. Halihazırda ülkenin dört bir yanına ve banliyölere buradan tren seferleri düzenlenmektedir. Eskişehir üzerinden kenti İstanbul'a bağlayacak olan hızlı tren projesi ise hizmete girmiştir.

Nüfus

Kentin nüfusu 2007 adrese dayalı nüfus sayımına göre 3.763.591 kişidir. Bunun 1.870.831'i erkek, 1.892.760'ı kadındır.

Uygarlık

Müzeler

Ankara şehir merkezi sınırları içerisinde çeşitli kurumlarca işletilen 42 müze bulunmaktadır.

Arkeolojik Alanlar

</p><p>Ankara Roma Hamamı kalıntıları
Resmi büyült
Ankara Roma Hamamı kalıntıları
Roma Hamamı Ulus meydanından Yıldırım Beyazit Meydanına uzanan Çankırı Caddesi üzerinde, Ulus'tan itibaren yaklaşık 400 m. uzaklıkta, yolun batısında, caddeden 2.5 metre kadar yükseklikte yer alır, III. YüzyıldaSeptimius Severus'un oğlu Roma İmparatoru Caracalla(212-217) tarafından Sağlık Tanrısı Asklepion adına yapılmıştır.

Kale Ne zaman yapıldığı kesin olarak bilinmemekle birlikteHititlere uzanan tarihi boyunca birçok kez tamirden geçirildiği tahmin edilmektedir. RomalılarBizanslılarhakimiyetinde kalan kale, 1073 yılında Selçukluların eline geçmiştir. 1101 yılında Haçlılarca ele geçirilen kale 1227 yılında tekrar Selçukluların hakimiyetine girmiştir. Selçuklular döneminde onarılan ve eklemeler yapılan kale Osmanlı döneminde 1832'de Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın oğlu İbrahim Paşa tarafından bir onarımdan geçirilmiştir.

Augustus Tapınağı Ankara Ulus'ta Hacı Bayram Camii bitişiğindedir. M.Ö. II. yüzyılda Frigya tanrısı Men adına yapılmış olan tapınak zamanla yıkılmıştır. Bugün kalıntıları bulunan tapınak ise son Galatya hükümdarı Amintos'un oğlu kral Pilamenes tarafından Roma İmparatoru Augustus adına bir bağlılık nişanesi olmak üzere yaptırılmıştır.

Jülian Sütunu Ulus bölgesinde bulunur. Sütün 362 yılında Roma İmparatoru Julianın Ankaraya ziyareti onuruna karşılık dikilmiştir.

Akköprü Ankara'nın Yenimahalle ilçesinde, Varlık mahallesi'nde bulunan Anadolu Selçuklu sultanı I. Alaeddin Keykubad zamanında yaptırılmış tarihi bir köprüdür.

Roma Tiyatrosu Ulus Meyda'nından Ankara Kalesine çıkan Hisar Parkı Caddesi üzerindedir. Roma döneminde M.S. 1. yüzyıl'ın ikinci yarısı ile M.S. 2. yüzyılın başına tarihlendirilmiştir.

Yapılar

İbadethaneler

</p><p>
Resmi büyült
Kocatepe Camii Ankara'nın Kocatepe semtinde 1967'de inşaatına başlanan ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından 1987'de inşaatı tamamlanan cami.

Hacı Bayram Câmii Ankara'nın Ulus semtinde bulunan tarihi camii. Augustus (Ogüst) Tapınağı'nın bitişiğindedir.

Karacabey Camii 15. yüzyılda Karacabey tarafından yaptırılmıştır.Bugün Hacettepe Kampusü içinde kalmıştır.

Arslanhane Camii 1289 - 1290 yılları arasında Ahi Şerafeddin tarafından yaptırılmıştır. Samanpazarı semtindedir.

Sultan Alaeddin Cami 1211-1236 yılları arasında Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad tarafından bugün eski Ankara denilen Kaleiçi’nde yaptırılmış Ankara’nın ilk camisi.

Maltepe Camii

Ahi Elvan Camii 1382 yılında Ahi Elvan Mehmet Bey tarafından yaptırılmıştır. Koyunpazarı semtinde bulunmaktadır.

Cenab-ı Ahmet Paşa Camii 1566 yılında Anadolu Beylerbeyliği yapmış Cenabı Ahmet Paşa tarafından yaptırılmıştır. Ulucanlar caddesi üzerinde bulunmaktadır.

|Zincirli Camii||1687 yılında Şeyhülislam Ankaralı Mehmet Emin tarafından 1687 yılında yapılmıştır.Anafartalar Caddesindedir

Ağaçayak Camii 1705 yılında yapılmıştır. Ulucanlar caddesindedir.

Leblebicioğlu Camii 1711 yılında yapılmıştır. Denizciler cadddesindedir.

Eskicioğlu Camii Ne zaman yapıldığı ve kim tarafından yaptırıldığı belli değildir. Eskicioğlu mahallesinde yer almaktadır.

Hacettepe Camii Hacettepe Mahallesi, Sarı Kadın caddesindedir.Kapısının üzerinde dört satırlık kitabesi bulunmaktadır.

Hacı Hidayet Camii  'ndedir.

Hacı İlyas Camii
Hacı Musa Camii
Kurşunlu Camii
Azize Teresa Latin Katolik Kilisesi
Samanpazarı Musevi Cemaati Sinagogu

Türbeler

Karacabey Türbesi
Arslanhane Türbesi
Cenab-ı Ahmet Paşa Türbesi
Karyağdı Türbesi 1577 - 1578 yıllarında Karyağdı Hatun adına inşa edilmiştir. İtfaiye Meydanında bulunmaktadır.
Kesikbaş Türbesi
Yörük Dede Türbesi
Hüseyin Gazi Türbesi

Hazireler

Taceddin Camii Haziresi Taceddin Camisinin avlusunda yer almaktadır.
Cenabı Ahmed Paşa Haziresi Cenabı Ahmed Paşa Camisinin doğu tarfındaki avlusunda yer alır.
Kırklar Mezarlığı Yalçınkaya Mahallesi'nde bulunmaktadır

Hanlar

Çengel Han Ankarada 1522-1523 tarihlerinde Mihrimah Sultan’ın eşi Damat Rüstem Paşa tarafından inşa ettirilmiş tarihi bir handır. Atpazarı mahallesi Kaleönü Depo sokakda bulunmaktadır. Şu anda binada Rahmi Koç Müzesibulunmaktadır

Taşhan 1880'li yılların sonuna doğru Ankara'nın Ulus Meydanı'nda inşa edilmiş olan ve yıkıldıktan sonra yerine Sümerbank binasının yapıldığı bir binadır.

|Suluhan||1685 yılında Şeyhülislam Cevvarzade Mehmet Emin Bey tarafından yaptırılmıştır. Posta caddesi üzerinde bulunmaktadır.

Safran Han 1512 yılında Hacı İbrahim Bin Hacı tarafından yaptırılmıştır. Atpazarı , Salman sokakta bulunmaktadır
Çukurhan Kurşunlu Han Sadrazam Mahmut Paşa tarafından yaptırılmıştır. Şu anda binada Anadolu Medeniyetleri Müzesi yer almaktadır.

Hamamlar ve Çeşmeler

Eyne Bey Hamamı Ankara Gazi lisesi ile Denizciler Caddesi arasındadır. Sultan I. Murat'ın subaşılarından Eyne Bey tarafından 14. yüzyıllın sonu veya 15. yüzyıl başında yaptırılmıştır.

Karacabey Hamamı Talat Paşa Bulvarı üzerindedir. 1440 yılında Karaca Bey tarafından yaptırılmıştır.
Şengül Hamamı Anafartalar Caddesi üzerindedir. Kitabesi olmadığından yapım tarihi kesinleşmemiştir. İshak Paşa tarafından yaptırılmıştır.

Hanifi Rum Çeşmesi Kitabesine göre 1804 yılında yapılmıştır. Hacettepe Merkez Öğrenci yurdu arkası Zülüflü sokakta bulunmaktadır.

Gicik Çeşmesi 1901 yılında yapılmıştır. Ulucanlar Cadddesi Gicik Mescidi'nin önünde yer alır.
Molla Büyük Çeşmesi Kayabaşı Mahallesi Yasa Sokakta yer alır. Molla Büyük Mescidinin kuzeyindedir. Kitabesine göre 1804 yılında Sahire Hanım tarafından yaptırılmıştır.

Anıtlar ve Heykeller

Cumhuriyet dönemi Ankara'sında açılan ilk anıt namazgah tepedeki Etnoğrafya Müzesi önüne yerleştirilen Atlı Atatürk Anıtıdır , anıt 29 Ekim 1927 yılında açılmış , bu anıtı Zafer Meydanındaki Mareşal Atatürk Anıtı ve UlusZafer Anıtı izlemiştir.

1980'li yıllarda dönemin belediye başkanı Ali Dinçer, kentte oluşturulan yaya bölgelerine heykel koymak üzere girişimde bulunur. Ankara, Gazi Eğitim Enstitüsü Heykel hocalarından Burhan Alkar ve Metin Yurdanur üçer adet heykel yaparlar. Burhan Alkar’ın soyut anlayışta galvandizli su borusundan yaptığı Atılım isimli heykeli konulduğu Sakarya yaya bölgesinden kaldırılır. Yine aynı bölgeye konulan Barış kompozisyonu yerinde durmaktadır. Remzi Savaş Abdi İpekçi parkındaki havuza bronz fıskiye kompozisyonuyla, Sakarya yaya bölgesine konulmak üzere iki adet soyutlanmış bronz kompozisyon gerçekleştirir. Ancak bu iki heykel yerlerine konulamadan 12 Eylül 1980 yönetimi tarafından malzemelerinden yararlanmak amacıyla eritilir. Metin Yurdanur’un Ankara Garı önündeki Miras isimli heykeli ve Sıhhıye Abdi İpekçi parkındaki Eller heykeli de bu dönemde yapılmış çalışmalardır.

Cumhuriyet Dönemi Yapılar

Anıtkabir Türk Kurtuluş Savaşı'nın ve inkılaplarının önderi ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün, Ankara Anıttepe'de (eski adıyla Rasattepe) bulunan anıt mezarıdır. 1973'den beri İsmet İnönü'nün kabri de Anıtkabir'dedir.

Atatürk Orman Çiftliği Atatürk'ün 1925 yılında, Ankara'da modern bir çiftlik kurulması için verdiği talimat ile kurulmuştur.

Ankara Garı 1937'de açılan Türkiye Cumhuriyeti Başkent'inin erken yıllarına ait en görkemli yapıtlardan birisidir.Günümüzde hâlen TCDD'nin Ankara ana istasyonu olarak kullanılmaktadır.

Siyasal Bilgiler Fakültesi 1939'da dünyaca ünlü mimar Ernst Egli'ye yaptırılmıştır.

Sümerbank Genel Müdürlük Binası 1937 - 1938 yılları arasında Alman Mimar Martin Elsaesser tarafından yapılmıştır.
Merkez Bankası Genel Müdürlük Binası Avusturyalı mimar Clemens Holzmeister tarafından 1931-1933 yılları arasında Emlak Bankası olarak yapılan bina, Atatürk'ün istemiyle Merkez Bankası'na dönüştürüldü. Bina 1952 yılına kadar Anadolu Kulübü olarak da faaliyet gösterdi.

TEKEL Başmüdürlük Binası İtalyan mimar G. Mongeri tarafından 1928 yılında yapılmıştır

Ziraat Bankası Genel Müdürlük Binası İtalyan mimar G. Mongeri tarafından 1926 - 1929 yılında yapılmıştır. Ankara'nın ilk resmi binasıdır.

Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Binası 1937 yılında Alman mimar Bruno Taut tarafından planı çizilen ve yapılan Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'nin eğitim ve öğretim binasıdır.

Ankara Opera Sahnesi Bina ilk orijinalinde Türk mimar Şevki Balmumcu tarafından bir sergi merkezi olarak dizayn edildi. 1933 yılında açılan uluslararası yarışmada bu proje birinci seçilmişti. Yapı daha sonra Alman mimar Paul Bonatz tarafından bir opera sahnesine dönüştürüldü. Bu şekilde hizmet vermeye 2 Nisan 1948' de başladı.

Meydanlar

Hergele Meydanı Ankara Ulus'ta bugünkü İtfaiye Meydanı'nın eski adı bit pazarı ya da ikinci el eşya pazarı olarakda bilinen Hergele Meydanı adını 19.asırda şehre dışardan gelenlerin ve şehir esnafının bir araya gelmesinden dolayı her gelen uğradığı yer anlamında Hergelen Meydanı adını almıştır.

Kızılay Meydanı Türkiye'nin başkenti Ankara'nın merkezidir. İsmini Kızılay kurumundan almıştır.

Opera Meydanı Meydan adını Opera binasından almaktadır.

Tandoğan Meydanı Şehrin eski valisi 1946 yılında intihar ederek ölen Nevzat Tandoğan'ın adının verildiği semttin tam ortasında bulunan meydan.

Şili Meydanı Türkiye ile Şili arasındaki dostluğu pekiştirmek adına yapılmıştır. Meydanda Şili'nin kurtarıcısı ve Şili Cumhuriyeti'nin kurucusu Bernardo O'Higgins'in anıtı bulunmaktadır.
Ulus Meydanı
Hükümet meydanı

Parklar

Ankara'da cumhuriyetin ilk yıllarında inşa edilmiş ve daha sonra da oldukça geliştirilmiş açık alanlar ve parklara sahiptir. 

Gençlik Parkı Gençlik Parkı lunapark, kayıkla gezilebilecek geniş bir havuz ve yeşil alanlara ev sahipliği yapar,
Kurtuluş Parkı Kurtuluş Parkı( buz pateni pisti de mevcuttur
Altın Park yeşil alanlar dışında fuar alanı ve binaları da bulunur),
Göksu Parkı Eryaman'da eski Susuz göleti üzerine kuruludur.
Soğuksu Millî Parkı 1959 yılında Millî Park olarak tesis edilmiştir. Ankara'ya yakın olması hem avantaj hem dezavantaj teşkil etmektedir. Kızılcahamam ilçesi sınırları içersinde bulunmaktadır ve Ankara merkezine 80 kilometre uzaklıktadır.
Kore Parkı Ankara'da Kore Savaşı sırasında şehit olan Türk askerlerinin anısına yapılmış olan 1973 yılında açılan anıtın bulunduğu park.
Atatürk Orman Çiftliği geniş imkânalara sahip bir rekreasyon ve çiftlik alanıdır. İçeriğinde hayvanat bahçesi, küçük kültür çiftlikleri , seralar, restoranlar, bir mandıra ve bira fabrikası bulunur. Burası ailece piknik yapmak, yürüyüş yapmak, bisiklete binmek ve aynı zamanda kaliteli yemekleri ve doğal güzelliği ile hoş bir mekandır. Çiftlikte ayrıcaAtatürkün 1881 yılında Selanikde doğmuş olduğu evein bire bir kopyası da bulunur. Ziyaretçiler burada eski usul bira ve dondurma , taze süt ürünleri , kömür ateşinde köfte ve kebaplardan tadabilirler.

Harikalar Diyarı Avrupanın şehir limitleri içindeki en geniş parkı
Mamak Mavi Göl Eski Bayındır barajının üzerine kurulu olan park. Mamak tarafındadır.
Botanik Bahçesi
Seğmenler Parkı
Anayasa Parkı
Kuğulu Park Çin tarafından hediye edilmiş olan kuğularla ünlü
Abdi İpekçi Parkı
Güven Park
Anıt Park Bahçelievler'de Anıtkabir'in karşısında yerlan bir parktır.

Sinemalar

1975 ve 2002 yılları arasında Ankara Atatürk Bulvarı 227 numaralı binada hizmet veren Akün Sineması, bir dönem Ankara'nın en büyük sineması olma özelliği taşıyan ve Ankara'nın sembollerinden biri olarak kabul edilen, 911 koltuk kapasiteli sinema salonu oldu. 
  • Bahçelievler Büyülü Fener, Ankara'nın Bahçelievler semtinde 1996 yılında açılmış olan sinemadır. Türkân Şoray,Şener Şen ve Yılmaz Güney'in ismini taşıyan üç ayrı sinema salonu vardır.
  • Kızılay Büyülü FenerKızılay'da 29 Ocak 2005 tarihinde açılan sinema ve kültür merkezidir. 11 salonu ve bin seyirci kapasitesi vardır. 
  • Kızılay Metropol, 9 salonu ve 11495 koltuk kapasitesi olan diğer bir sinemadır.

    Tiyatrolar

    Ankara'da birçok devlet tiyatrosu sahnesi ve özel tiyatro grupları bulunmaktadır. Ayrıca her yıl Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali düzenlenmektedir.
  • Ankara Devlet Tiyatrosu: 10 sahneyle hizmet vermektedir.
  • Muhsin Ertuğrul Sahnesi
  • Mahir Canova Sahnesi
  • Oda Tiyatrosu
  • İrfan Şahinbaş Atölye Sahnesi
  • Altındağ Tiyatrosu
  • Akün Sahnesi
  • Şinasi Sahnesi
  • Küçük Tiyatro
  • Büyük Tiyatro
  • 125. Yıl Çayyolu sahnesi
  • Ankara Çağdaş Sanat Tiyatrosu
  • Ankara Deneme Sahnesi
  • Ankara Sanat Tiyatrosu
  • Çan Tiyatrosu
  • Mavi Sahne
  • Sanatolia
  • Tiyatro Pembe Kurbağa
  • Öteki Tiyatro
  • Sahne Sanat Evi
  • Ekin Tiyatrosu
  • 80.Yıl Tiyatrosu
  • Gülüm Pekcan Dans Tiyatrosu
  • Pamira Papağan Çocuk Tiyatrosu
  • Dikmen Nevzat Sahnesi

    Müzik ve orkestralar

    Ankara beş klasik müzik orkestrasına ev sahipliği yapar:
  • Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası
  • Bilkent Senfoni Orkestrası
  • Hacettepe Senfoni Orkestrası
  • Orkestra Akademik Başkent
  • Başkent Oda Orkestrası http://www.boorkestrasi.com/

    Şehirde 
    beş konser salonu bulunur:
  • CSO Konser Salonu
  • Bilkent Konser Salonu
  • MEB Şura Salonu
  • Çankaya Çağdaş Sanatlar Merkezi Konser Salonu

    Sanat festivalleri

    Şehir gelenekselleşmiş birçok tiyatro, müzik ve sinema festivallerine ev sahipliği yapar:
  • Ankara Film Festivali
  • Ankara Uluslararası Müzik Festivali
  • Uluslararası Ankara Tiyatro Festivali
  • Ankara Caz Festivali

    Sağlık

    Eğitim

    Üniversiteler

    Ankara'da 10 üniversite eğitim vermektedir. Bunlar;
    Şehirde Türkiye'ye paralel olarak en çok ilgi gören ve yapılan sporlar sırasıyla futbol ve basketboldur. Futbol tesislerinin yetersiz olmasının da etkisiyle herhangi bir önemli uluslararası futbol organizasyonuna ev sahipliği yapmamış olan şehirde 2001 yılında Avrupa Basketbol Şampiyonası düzenlenmiştir. 

    Ayrıca şehirde bulunan TED Ankara KolejiTürk Telekom Spor Kulübü sayesinde basketbolla özdeleşmiş bir şehirdir.

    Deniz ve göllerden uzak olması nedeniyle su sporları hemen hemen hiç yapılmayan şehirde, coğrafi şartların da etkisiyle yapılan ve yaklaşık 27 yıldır yaşayan tek ekstrem spor kaykay sporudur. 

    Futbol dalında şehri AnkaragücüHacettepeAnkaraspor ve Gençlerbirliği takımları Turkcell Süper Ligi'nde; Türk Telekomspor TFF 2. Lig'de; Keçiörengücü ve Etimesgut Şekerspor İddaa Lig B'de; Ankara Demirspor ve Bağlum Belediyespor ise 3.Lig'de temsil etmektedir. Şehirdeki en büyük stadyum yaklaşık 35.500 sporsevere ev sahipliği yapabilen Cebeci İnönü Stadıdır.Ardında kapasitesi bakımından şehrin 3. sıradaki ama tüm türbünleri koltuklu ve kapalı 19 Mayıs Stadyumu gelir.Stadyum şehir merkezinde Gençlik parkı'nın hemen yanıbaşındadır.

    Basketbol dalında Türkiye Erkekler Basketbol Ligi'nde Türk Telekomspor ve CASA TED Kolejliler takımlarıyla temsil edilen başkent Türkiye Bayanlar Basketbol Ligi'nde Çankaya Üniversitesi takımıyla temsil edilmektedir.

    Ankara Buz Pateni Sarayı ve Kurtuluş Parkında ise buz pateni pistleri mevcuttur ve amatör sporculara da hizmet vermekteidr.

    Hentbol dalında Süper Lig Erkekler'de Çankaya BelediyesiMilli Piyango,Ankara Büyükşehir Belediyesi, Süper Lig Bayanlar'da Çankaya BelediyesiMilli Piyango temsil etmektedir.

    Alışveriş

    Ankaranın yabancı ziyaretçileri genellikle Çıkrıkçılar yokuşundaki eski dükkânları ziyaret etmekten hoşlanırlar. Burada eski moda kıyafetler, el dokuması halılar ve deri ürünleri cazip fiyatlarla bulunur. Bakırcılar Çarşısında ise, bakır ürünler dışında ziynet eşyaları, halılar, kostümler ve antikalar da bulunur. Kale girişine yakın olan üst kısımda , çeşitli baharatların bulunduğu dükkânlar , kuru yemişçiler, fındıkçılar ve diğer ürünler bulunur.

    Modern alışveriş merkezleri ise daha çok Kızılay, ya da Tunalı Hilmi Caddesi üzerinde bulunur. Karum caddenin üst başında bulunur. Diğer bir merkez olan Atakule Çankaya'dadır. Kule şehri seyretmek için müthişdir ve tepesinde bir de döner restoran bulunur. 

    Ankaranın 1970 lerden itibaren batıya doğru genişlemesi ile Eskişehir yolu tarafında çeşitli uydu kentler ortaya çıkmaya başladı. Daha müreffeh kesimin yaşadığı bu bölgelerde de modern alışveriş merkezleri bir bir açılmaya başladı. Bilkent alışveriş merkezi ve Ümitköy Çayyolu tarafındaki merkezler daha çok bu semtlere hizmet verirken tüm şehre hitap eden Armada alışveriş merkezi de Eskişehir ve Konya yolunun kesiştiği bölgede inşaa edildi. Bu merkez pek çok uluslararası ödülün de sahibi oldu. Bölgenin en büyük alışveriş merkezi ise İstanbul ve Konya yolunu kesiştiği bölgede bulunan 'dır ve meşhur dünya markaları mağazalarına ev sahipliği yapar.
  • Armada alışveriş merkezi
  • Atakule
  • Karum alışveriş merkezi